top of page
Ara

BAM

Ayzen Köksalan

hiç doğmamış bir çocuğu öldürdük biz seninle.

bundan sonra artık

intihar bombacısının birine sarılırım sadece

'adın ne?' derim,

'boş ver' der.

boş veririm ben de

-hadi uçur beni-


sol cebinden düşen bozuk parayım şimdi ben.

hani eğilip almaya zahmet etmemiştin,

yuvarlanıp gidişini izlerken demiştin:

'siktir et'

niye siktir ediyor herkes?

sol yanımdan bi' şey düştü benim de,

alacakken düşündüm

intihar bombacısını ve seni.

bastım üstüne

lanet şey hâlâ atıyor!

bir türlü ölmek bilmeyen hamamböceği sanki!


bizim çocuk öldü.

sol yanım uyuştu.

sarıldım.

almadın beni yerden.

böcek ölmedi.

bundan böyle organ mafyacısının birine veririm yalnızca kalbimi,

üstünde tepinenlerin aksine

tepe tepe

kullansın.


şairin teki dedi geçen gün,

'aşk diye bir şey yokk!!'

adamın teki de

'find what you love and let it kill you'

demişti,

'siktir et..' mi desem

'gel sen, al bu tüfeği, vur beni.' mi?


-vur beni-

çocuğu vurduğumuz gibi.

geçen sefer seni terk ettiğim temmuz gibi.

-vur-

öleyazar olma durumudur zaten yaşamak,

ölüme yaz beni.

canım adsız bombacım uçurmadan beni

organ mafyacım almadan

solumdan düşeni

'vur!'

-bam!-


Metamorfoz sonrası kozayı düşünmek


Şimdi uçabilsem de

Özlüyorum evimi,

ipekten beyaz tabut

Baş aşağı dünya.


Büyüdüm artık,

Yani konduğum dallar eğri

Ve tüm çiçekler çirkin.


Özgürüm de,

En güzel vadiye gidebilir

Cenneti tadabilirim

Ama gitmiyorum.


Ve farkındayım artık,

Yaşamak için üç

Ölmek için sonsuz gün var.


Bense gün batımında çirkin dalın üstünde durmuş

Kozayı düşünüyorum.

62 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Gece Gezintisi

Buradan

Sizin olsun

Comentarios


© Copyright

© 2023 by Turning Heads. ODTÜ Genç Yazarlar Topluluğu

bottom of page